Kaygı Nedir?
Kaygı, bireyin yaşamını tehdit eden durumlara karşı doğal bir tepki olarak ortaya çıkan, hayatta kalma için ihtiyacımız olan önemli bir duygudur. Tehlikelere karşı uyanık olmayı sağlayarak savunma mekanizmasını aktif ederek kişinin daha dikkatli olmasını sağlar. Bedenin alarm sisteminin aktive olması, kaygının rahatsız edici yönünü oluşturur; ancak bu duygu, tehlikelerden korunmaya yönelik işlevselliği ile hayatta kalma açısından hayati öneme sahiptir.
Günlük yaşamda, kişiler bir çok kaygı hissetirecekl olaylara maruz kalabilir. Örneğin, hemen sonlmaası gereken bir iş, yoğun trafik, ani sesler veya ilişki sorunları gibi durumlar kaygıya yol açabilir. Bu tür durumlar, kaygının normal ve doğal bir tepki olduğu, bireyin çevresine uyum sağlamasına, tehlikelere karşı uyarılmasına ve harekete geçmesine yardımcı olur. Kaygı, kişiden kişiye farklılık gösteren bir duygudur; dolayısıyla bazı kişilerde hafif düzeyde kaygı yaşanırken, bazı kişilerde ise bu duygu panik yoğun bir şekilde hissedilebilir. Kaygının, bireyin günlük işlevselliğini bozan yoğun bir hal alması durumunda, kaygı bozukluklarından söz edilebilir.
Kaygı Bozuklukları
Kaygı bozuklukları, bireylerin günlük yaşamlarını olumsuz etkileyen, sürekli ve kontrol edilemeyen bir duygu duruma neden olan psikolojik bir bozukluktur. Bu bozukluklar, bireylerin kendilerini genellikle gergin, huzursuz ve sıkıntılı hissetmelerine sebep olur. Kaygıya, fiziksel belirtiler de eşlik edebilir; bu belirtiler arasında çarpıntı, terleme, titreme, artmış kan basıncı, hızlı nefes alma, kas gerginlikleri, nefes darlığı, boğulma hissi ve mide bulantısı sayılabilir. Ayrıca, bireyler genellikle kontrolü kaybetme, her an kötü bir şey olacakmış hissi, uyku bozuklukları ve çeşitli psikolojik zorluklar yaşarlar.
Kaygı bozukluklarının en belirgin özelliği, kaygının şiddetinin ve süresinin, bireyin günlük yaşamını etkileyecek kadar yoğun hale gelmesidir. Bu durum, mesleki işlevsellikte ve kişiler arası ilişkilerde belirgin zorluklara yol açar. Kaygı bozuklukları, normal kaygı hallerinden bu tür işlevselliği bozan ve yoğun kaygı deneyimleriyle ayrılır.
Kaygı bozuklukları, bireyin duygusal, bilişsel ve davranışsal süreçlerini etkileyebilir. Eğer tedavi edilmezse, bu bozukluklar, sosyal ilişkilerde, mesleki yaşamda ve kişisel hayatta önemli problemlere yol açabilir. Kaygı bozuklukları, özellikle ergenlik döneminde daha sık ortaya çıkar ve kişinin yaşamında çeşitli olumsuz etkiler yaratabilir. Kaygı bozukluklarının prevalansı toplumda yüksektir ve yaşam boyu kaygı bozukluğu yaşama oranı
Mutlu Danışan
0+