Bağımlı Kişilik Bozukluğu

Bağımlı kişilik bozukluğu, bireylerin başkalarına aşırı bir şekilde bağımlı olma, yalnız kalma korkusu ve kendi kararlarını verme konusunda zorluk yaşama ile karakterize edilen bir ruhsal bozukluktur. Bu bozukluğa sahip bireyler genellikle ilişkilerinde aşırı bir bağlılık gösterirler ve başkalarının onayına büyük önem verirler. Bağımlı kişilik bozukluğunun başlıca özellikleri şunlardır:

  1. Aşırı Bağımlılık: Başkalarına, özellikle yakın ilişkilere, aşırı bir bağımlılık hissetme.

  2. Karar Verme Zorluğu: Kendi kararlarını almakta zorluk çekme; başkalarının görüşlerine aşırı derecede bağlı kalma.

  3. Yalnız Kalma Korkusu: Yalnız kalma korkusu nedeniyle zorbalığa veya kötü muameleye maruz kalma riskini göze alma.

  4. Duygusal İhtiyaçlar için Başkalarına Güvenme: Duygusal destek ve bakım için başkalarına bağımlı olma.

  5. İlişkilerde Sürekli Onay Arayışı: Başkalarının onayını sürekli arama ve bunun eksikliğinde aşırı kaygı hissetme.

  6. Kendi İhtiyaçlarını İhmal Etme: Kendi ihtiyaç ve isteklerini başkalarının ihtiyaçları için sık sık geri plana atma.

Bu bozukluk, bireyin yaşam kalitesini ve sosyal ilişkilerini olumsuz etkileyebilir. Tedavi genellikle psikoterapi ile yapılır ve bireylerin bağımsızlıklarını geliştirmelerine yardımcı olabilir.

DSM-5’e göre bağımlı kişilik bozukluğu tanı kriterleri şunlardır:

  1. Karar Vermede Zorluk: Birey, kendi yaşamıyla ilgili önemli kararları almakta zorluk çeker ve başkalarının görüşlerine aşırı derecede bağımlı olur.

  2. Bağımsızlık Korkusu: Yalnız kalma korkusu nedeniyle ilişkilerde kalmayı sürdürme; başkaları tarafından kötü muameleye maruz kalma riski bile olsa bu ilişkileri sürdürme eğilimi.

  3. Duygusal Destek Arayışı: Duygusal ihtiyaçlar için sürekli olarak başkalarına güvenme; yalnızlık hissi ve yalnız kalmaktan korkma.

  4. Başka İnsanların Onayını Arama: Başkalarının onayını sürekli arama ve bu onayın yokluğunda kaygı yaşama.

  5. Kendi İhtiyaçlarını İhmal Etme: Kendi ihtiyaçlarını başkalarının ihtiyaçları için sıkça geri plana atma.

  6. İlişkilerde Zayıf Sınırlar: Diğer insanlara karşı aşırı özverili olma; başkalarının isteklerine karşı koyamama.

Bu kriterlerden en az beşinin mevcut olması, bağımlı kişilik bozukluğu tanısı için gereklidir. Tanı, bir ruh sağlığı profesyoneli tarafından kapsamlı bir değerlendirme ile konulmalıdır.

Bağımlı kişilik bozukluğunun tedavisi, bireyin ihtiyaçlarına göre çeşitli yöntemler içerebilir. İşte başlıca tedavi yöntemleri:

  1. Psikoterapi:

    • Bireysel Terapi: Bilişsel davranışçı terapi (BDT) ve psikodinamik terapi gibi yaklaşımlar, bireyin bağımlılık hislerini ve ilişkilerini anlamalarına yardımcı olabilir.
    • Grupla Terapi: Diğer bireylerle etkileşim içinde bulunmak, sosyal becerileri geliştirmeye ve destek bulmaya yardımcı olabilir.
  2. Duygusal Farkındalık Geliştirme: Bireylerin kendi duygularını tanıma ve ifade etme becerilerini geliştirmeleri için teknikler.

  3. Sosyal Beceriler Eğitimi: İletişim ve ilişki kurma becerilerini geliştirmeye yönelik eğitim programları.

  4. İlaç Tedavisi: Bağımlı kişilik bozukluğu için spesifik bir ilaç yoktur, ancak eşlik eden anksiyete veya depresyon gibi durumlar için antidepresanlar veya anksiyolitikler kullanılabilir.

  5. Destek Grupları: Bireylerin benzer deneyimleri paylaşabilecekleri destek grupları, sosyal bağlantılar kurmalarına yardımcı olabilir.

  6. Kendine Güven Geliştirme: Bireylerin kendi ihtiyaçlarını ve isteklerini ifade etmelerine yardımcı olmak için güven geliştirme çalışmaları.

Tedavi süreci genellikle uzun ve karmaşık olabilir, bu nedenle bireylerin sabırlı olmaları ve terapistleriyle güvenilir bir ilişki geliştirmeleri önemlidir.

 

Gaziantep Psikolojik Danışmanlık ve Aile Terapi Merkezi

Uzm. Psk. Dan. Muhittin DAR